Kaç
tane dizi seyrediyoruz; Hayatın parçası gibi gördüğümüz dizilerde ki
ihanetleri, aldatmaları, ahlaksızlığı bile içselleştirip, doğal karşılar hale
geldik. Fakat bir türlü beğendiğimiz karakterdeki kişinin ölmesini
kabullenemiyor o diziden ayrılmasına tahammül edemiyoruz. Oyuncu değişikliğinde
üzülüyor yerine gelen kişiyi de başlangıçta kabullenemiyoruz; mecbur olduğumuz
hissiyle alışmaya çalışıyoruz.
Dizi
eleştirilerinde ki ilk mesele ensest ilişki veya ahlaksız birliktelikler.
Pekala biz bu tahümmül edemediğimiz; oyuncu değişikliği veya rolün artık son
noktaya gelip bir şekilde ortadan kalkmasından dolayı yakınırken nasıl olurda
bu serzenişi kendimize hak görebiliyoruz. Dizi yapımcılarının da bu talebi
görmezden gelebilmeleri pek mümkün olmasa gerek. Biz istiyoruz onlarda önümüze
getiriyor.
İstediğimiz karakterin rolünün artık bitmesi
gerektiğinde ki, bunu dizideki başrolün eski nişanlısı olarak düşünürsek ve
başroldeki karakterde evlenmek için onu değil de farklı nedenlerden dolayı bir
başkasını tercih ettiyse ne yapılabilir tabi ki eski nişanlıyla başroldeki
karakterin kardeşi aşk yaşayabilirler. Veya
yine bir başrol karakterinin eşi de engellenemeyen nedenlerden dolayı
diziden ayrıldıysa, ne yapılabilir onunla da baldızı aşk yaşayabilir. Ehh artık
bundan sonrasında olabileceklerin senaryosu kafamızdan şöylece bir geçiveriyor
zaten hemen… İmkansız aşk fırtınaları, olur ama olmaz ki vicdan azabıyla yeni
oyuncular yeni senaryolar v.s…
Seyircinin talebiyle dizide kalması yönünde ki bakış açısı bir yana
bazen öyle değişiklikler oluyor ki; sırf o karakteri dizinden çıkarmamak adına
absürt bir rol verilmesi, sanki oyuncu bulamama sıkıntısı yaşanıyormuş izlenimi
veriyor. Yani cast ajanslarının küçük bir rol için bile sıraya giren insanlarla
dolu olduğunu bilmesem öyle sanacağım.
Hemen kısa bir senaryoda şöyle; iki sevgili
bir sebepten evlenemiyorlar, sonunda onu tercih etmeyen aşık kız başka bir
erkekle evleniyor ve yine onunla evlenemeyen ama ona aşık erkekte, kadının
kocasının kızıyla evleniyor ve bir süre sonra beraber yaşamaya başlıyor, tabi
ki geçmişten de herkesin haberi olarak…Bu kadarı da olmaz değil mi, ehh işte
olduruyorlar…
Bana
kalırsa izleyicinin ve dizi yapımcılarının da artık bu sistemden vazgeçmeleri
gerek. Hata varsa tek taraflıda gözükmüyor zaten, yapıcı bir şey oluşsa bile
bir taraf diğerini olumsuz yönde yönlendirmeye çalışıyor. Biz artık olumsuzluğa
yönlenmemiş bir dizi sektörü ve yine olumsuzluğa yönlenmemiş seyirci istiyoruz…
İzleyicinin ilgisini çekmek için midir bu ahlaksızca ilişki fikirleri bir türlü anlamıyorum. Dizi film izlemeyi seven biriyim, akşamları en iyi vakit geçirme şekli bence:)ama senaryo yazarları kolaya kaçıyor galiba,sanki bu tür olmayacak-çirkin ilişkiler yazmazlarsa izlenmeyecek mi? Halbuki tersine birçok izleyene (ben dahil)itici geliyor.
YanıtlaSilBu arada blogunuzu izlemeye almak istedim ama 'bu blogu izle' bölümü gözükmüyor...
Yorumunuz ve ayrıca paylaşımınız için teşekkürler.
SilGeçenler de Yüz yüze programına Tolga Sayışman konuktu. Ve o da bu durumun hoş olmadığını söylüyor yani şu ablasından sonra kardeşiyle olma durumu falan v.s fakat teklif gittiğinde ya şimdiki gördüğümüz gibi olacakmış yada dizi yayından kaldırılacakmış o ise o kadar kişinin ekmeğiyle oynamak yerine şimdiki halini tercih etmiş. Böyle durumlarda oyuncuları da zor durumda bırakıyorlar. Valla bu durumda izleyici reytinglerle tepkisini ortaya koymadığı sürece biz böyle dizileri izlemeye devam edeceğiz...
Bu arada blog izleme bölümü ile ilgileneceğim inşallah, hemen bakıyorum... Tekrar teşekkürler...Sevgiler....
Blogu izle bölümü açtım, isterseniz izleyebilirsiniz. Teşekkürler...
Sil